Kimin mi?

İnsanlığı iki kez dünya savaşına sürükleyen Almanya'nın...

Avrupa'nın en güçlü ordusu haline getirmek için 377 milyar Euro modernizasyon paketini onayladığı haberi geçtiğimiz günlerde bomba gibi düştü.

Eyaletlere ait ordunun bulunmadığı Almanya Federal Cumhuriyeti'nin tek silahlı kuvvetleri.

Ayrıca Amerika Birleşik Devletleri'nden 15 adet F-35 ilave savaş uçağı daha satın alarak Alman Hava Kuvvetleri'nin filosunda sahip olduğu F-35 sayısını 50'ye çıkaracağı belirtiliyor.

Bununla birlikte bu modernizasyon hamlelerinin silah ve teçhizat dışında yeni bir ordu için yeterli olmayacağı tartışılmaya başlandığı da belirtiliyor.

Asıl meselenin askerlik mesleğine uygun insan unsuru tabi 'asker' olduğuna işaret edilerek tank, uçak ve insansız hava araçlarından daha zor olduğu ileri sürülüyor.

Bu değerlendirme, geçtiğimiz günlerdeki bir haberi hatırlatıyor.

Bild'in haberine göre, Almanya'da yaklaşık 500 askerin katıldığı büyük çaplı Marshal Power 2025 tatbikatı sırasında yerel halk "maskeli silahlı adamlar" olduğunu bildiriyor.

Polis olay yerine varınca askerler bunun 'tatbikatın bir parçası' olduğunu düşünerek onlara eğitim mermileriyle ateş açınca da polis, durumu gerçek bir tehdit olarak değerlendirerek gerçek mermiyle karşılık verince bir Bundeswehr yani Federal Ordu askerini yaralıyor.

Basit bir iletişim eksiği olarak da değerlendirilebilir tabi.

Ancak II. Dünya Savaşı sonrası kurulan düzenin birer birer yıkıldığının görüldüğü günümüz dünyasında askeri güç sahibi olmanın yasaklandığı ülkelerin birer birer silahlı kuvvetlere yaptığı ciddi yatırım, dünyanın geleceği açısından pek de umut vermiyor açıkçası.

Daha önceleri tarihte benzer girişimlerin yarattığı tahribat hafızalardan henüz silinmemişken bu hamle diğer gelişmelerle birlikte değerlendirildiğinde oldukça ürkütücü bir tablo çiziyor.

Ve o meşhur ikilemi hatırlatıyor:

Bir tarafın kendi güvenliğini sağlamak için aldığı 'savunma' önlemlerinin karşı tarafça güvenlik tehdidi olarak algılanarak karşı güvenlik tedbirlerinin alınması.

Sonsuz döngünün önlenemez yükselişi.

'Güvenlik ikilemi.'