Köşe Yazarları ve Köşe Yazıları

Cüneyd Altıparmak
Cüneyd Altıparmak
Yazarın Sayfası
Dinle

İklim Yasası nedir, ne değildir!

İklim Yasası nedir, ne değildir!

04 Temmuz 2025 Cuma

Bugün konumuz iklim değişikliği ve bu sebeple çıkan yasa. Bildiğiniz üzere BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesine göre iklim değişikliği "karşılaştırılabilir bir zaman döneminde gözlenen doğal iklim değişikliğine ek olarak, doğrudan ya da dolaylı olarak küresel atmosferin bileşimini bozan insan etkinlikleri sonucunda iklimde oluşan bir değişiklik" şeklinde tanımlanıyor. Orman yangınlarının artması, heyelanların çoğalması, buzulların erimesi, buharlaşmada artış yakından hissettiğimiz belirtileri ve örnekleri. Dünyanın ortak mücadele etmesi gereken bir durum bu!

KİRLETMEYEN YOK OLACAK!

İklim konusunda şöyle bir durum var: En çok kirletenler en gelişmiş ülkelerdir. İklim konusunda denizin yükselmesi ile yok olma tehdidi altında olan Maldivler, Tuvalu, Kirbati'nin; kuraklık yaşayan Çad, Somali, Sudan'ın iklim krizinin oluşmasına hiçbir katkıları yok. Zira çevreyi kirletme konusunda ve iklim tehdidi unsurlar sıralamasında gayet gerideler. Durumun özetini Maldivler Eski Devlet Başkanı Muhammed Naşid BM'de yaptığı bir konuşmada şöylece vermişti: "Başkalarının saldığı karbonun bedelini hayatlarımızla ödüyoruz. Yeryüzünden silinmekten korkuyoruz"

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ BAŞKANLIĞI

Bugün yasayı konuşuyor olsak da, Türkiye'nin iklim değişikliğiyle mücadele ve uyum çalışmaları kapsamında ulusal ve uluslararası düzeyde politika, strateji ve eylemleri belirlemek, müzakere süreçlerini yürütmek, kurum ve kuruluşlarla koordinasyonu sağlamakla ve Türkiye'nin 2053 net sıfır emisyon ve yeşil kalkınma hedefleri doğrultusunda iklim değişikliğine uyum ve azaltım için gerekli her tür çalışmayı yapmak, toplumun her kesimine insan ve doğa dostu bir yaklaşımla farkındalık kazandırmakla görevli İklim Değişikliği Başkanlığı 2021 yılında kuruldu.

BAŞKANLIĞIN YETKİLERİ

Hatırlanacağı üzere Bakanlığa "İklim Değişikliği" ibaresinin eklendiği kararnamede (CBK/85) kurulan bu başkanlığa Çevre Kanunu başta olmak üzere iklim değişikliği ile mücadele konusunda yetki verildi. Bugün yasada getirilen düzenlemelerin neredeyse hepsi Kararname ile verilmişti, şimdi ise kanunla netleşti ve çevre hukuku disiplininden ayrı bir iklim hukukunun gelişmesi için adım atılmış oldu.

NE GETİRİYOR?

Bu yasayla temelde beş şey hedefleniyor:

(1.) 2053 Net Sıfır Emisyon Hedefi ve Yeşil Büyüme hedefinin gerçekleşmesi. Bunu Türkiye'nin mevcut durumu ile sağlaması mümkün ve gelecekteki krizlerin birçoğunun iklim kaynaklı olacağı biliniyor.

(2.) İklim kaynaklı afetlerin önlenmesine dönük planlama ve koordinasyonun sağlanması öngörülüyor.

(3.) Hidrojen teknolojisi gibi yenilikçi teknolojilerin geliştirilmesi ve kullanımının yaygınlaştırılması için kamu, özel sektör ve kurumlar arası işbirliğinin güçlendirilmesi düzenleniyor.

(4.) Türkiye Yeşil Taksonomisi, yatırımın gerçekten çevreci olup olmadığını belirleyecek. Böylece ulusal yatırım imkanlarının artması ve ülkeye uluslararası finans akışı sağlanması planlanıyor.

(5.) Bu sistem sayesinde sera gazı emisyonları maliyeti etkin bir şekilde azaltılacak. Sanayi tesislerinin Yeşil Dönüşüm kapsamında daha verimli, temiz ve rekabetçi imalat imkanlarına ulaşmaları sağlanacak.

PAZARIN KURALLARI

Her yasa, bir düzen getirir. Düzen gelirken kriz oluşur doğal olarak. Dünyanın gittiği yön bu. Ürettiğiniz malı satacağınız pazarın kuralları ister istemez sizi etkiler. Türkiye'nin üretiminin önüne "iklim değişikliği ile mücadeleye uygun" değil kriterinin gelmesinin önüne ne kadar önce geçilse o kadar iyi. Burada bir idari otoritenin oluşturulması önemli. Bu kotasyonlar Türkiye'ye "uluslararası sözleşmeler" yoluyla zaten girmiş durumda.

NELER YOK

Kanun, organik tarımı ve hayvancılığı desteklemekte; bu yaklaşımı gıda güvenliği bağlamında öncelemekte. Yasada vatandaştan vergi alınmasına ilişkin bir düzenleme de bulunmuyor ama eksikleri tamamlamayanlara cezalar var. Eski yakıt türlerinin kaldırılmasına dair bir düzenleme yok. Ancak iklimle uyumlu yakıtların desteklenmesi söz konusu. Kurumlar, karbon ayak izi ile yükümlülük altına giriyor ama vatandaşlar için böyle bir uygulama yok...

TÜRKİYE'NİN SÖZÜ

Her yasanın eleştirilecek noktası olabilir. İklim konusunun bizatihi kendisinin çelişkilerini özetledim yukarıda ancak estirilen havanın aksine şunu bilmek gerekiyor. 20 gelişmiş ülke, sera gazı emisyonunun yüzde 80'inden sorumlu tutulurken, buna karşın 48 Afrika ülkesinin buradaki payı 0,55. 2022 raporlarına göre dünyayı en çok kirleten ilk 10 ülke şöyle: Çin, ABD, Hindistan, Rusya, Japonya, İran, Almanya, Suudi Arabistan, Güney Kore, Endonezya. Türkiye'nin karbon emisyonlarına katkı çerçevesinde tarihsel sorumluluğu bulunmuyor ve Türkiye her platformda benzer ekonomik seviyedeki ülkelerle eşit şartlarda olmak kaydıyla küresel iklim eylemine katkı sunmaya devam edeceğini belirtiyor...

Suriye'nin, Nusayrî diktatörlüğünden kurtulduğu 8 Aralık'tan hemen sonra, MİT Başkanı İbrahim Kalın'ın, Şam Fatihi Ahmed Eş-Şara ile birlikte Emevî Camii'nde kıldığı namaz, bütün dünyanın dikkatini çekmişti.

Çünkü burası, herhangi bir cami değildir.