İsrail Terör Örgütü'nün (İTÖ) başı Netanyahu kalkıp Amerika'ya gider ve Beyaz Ev'in kapısına dayanarak Trump'la bir görüşme gerçekleştirir.
Terör örgütü başı yaptığı görüşmede Türkiye ile ilgili şikayetlerini aktarır.
Bu şikayetleri dikkatle dinleyen Trump, Netanyahu denilen katile yüz vermez ve onu şikayetlerini boşa düşürerek iğneli bir lisanla eli boş uğurlar.
Katilin Amerika'ya yaptığı ziyaret ile ilgili kamuoyunda oluşan algı tam da buydu.
İşin Aslı...
Oysa oluşan hava bu da olsa işin esası böyle değildi.
Peki gerçekte ne olmuş, nasıl olmuştu?
Malum İsrail Terör Örgütü İTÖ, başındaki terörist Netanyahu'nun verdiği talimatla son zamanlarda sebepsiz bir şekilde Suriye'ye saldırılarını artırdı.
Gözünü kan bürümüş İTÖ; belli periyodlarla Suriye topraklarına hava saldırıları düzenliyor, her yerde olduğu gibi burada da sivilleri katlediyor, zerre hakkı olmadığı halde işgal etmek üzere saldırılar düzenliyor.
Üstelik tüm bunlar ne hikmetse Türkiye'nin de Suriye ile ilgili birtakım tasarrufları planladığı döneme denk geliyor.
Bilindiği gibi Türkiye Cumhuriyeti devleti Suriye'yi ayağa kaldırmak, terörün bu topraklarda yapılanmasına son vermek ve nihayetinde Suriye'yi kalkındırmak için askeri, siyasi, ekonomik çok önemli hamleler peşinde.
Son zamanlarda bu hamleler içerisinde askeri konular diğer konulara göre çok daha fazla ağırlık kazanmaya başladı.
Bu konuda iki ülke arasında hayati öneme haiz çok kritik planlamalar yapılıyor.
Milli Savunma Bakanlığımız Suriyeli makamlarla koordine ederek ortak işbirliklerini yürütmek üzere planlamalar yapıyor.
Bu planların içinde Türkiye tarafından oluşturulması planlanan askeri üs bölgeleri de var.
İTÖ Rahatsız...
Bu gelişmeler hakkında, Türkiye'nin Suriye'de üs bölgeleri kuracağı ile ilgili haberler dünya medyasında da yer almaya başladı.
Bu gelişmelerden çok büyük rahatsız olan İsrail Terör Örgütü (İTÖ) tam da bu esnada boyundan büyük işlere kalkıştı ve birçok yalan haberi birbiri ardına dünyaya servis etti.
Boyundan büyük işlere kalkan İTÖ, küstah bir cüretle Suriye'de bulunan ve Türkiye'ye ait olduğunu iddia ettiği bazı askeri bölgelere hava saldırısı düzenlediği ve böylelikle Türkiye'ye büyük bir gözdağı verdiği haberlerini yaymaya başladı.
İşte bu haberlerden örnekler;
"İsrail'den Türkiye'ye gözdağı."
"İsrail Türk Üs Bölgelerini vurdu."
"İsrail Türkiye'ye gereken dersi verdi."
"İsrail Türkiye'yi uyardı."
Odun Geliyor...
Bu gibi yalan haberleri dünya kamuoyuna servis eden İsrail'e ilk odun Türkiye'den geldi.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan direk adrese teslim bir mesaj verdi;
"İsrail ile Suriye'de karşı karşıya gelmek istemiyoruz."
Bu mesaj ile Türkiye İsrail'i doğrudan ve en üst perdeden ihtar etmiş oldu.
Bu sözün Türkçe karşılığı şuydu;
"Akıllı ol Suriye'de ayak altında dolaşma, aksi takdirde benimle çatışmak durumunda kalırsın ve karşılığında çok ağır bedel ödersin."
Bir İhtar da Malın Sahibine...
İsrail'de bu manayı kavrayacak aklın olmadığını gören Türkiye bu konuyu İsrail'in tasmasını tutan Amerika'ya götürmeye karar verdi ve Fidan Brüksel'de yapılan NATO Dışişleri Bakanları toplantısında Amerikalı mevkidaşı Rubio ile bu hususu görüştü.
Fidan, Rubio'ya İsrail'in kafasındaki şeytani planı anlattı ve o planı denemeye kalktığı an meselenin nerelere gideceği ile ilgili çarpıcı uyarılar yaptı.
İşin vahametini ve Türkiye'nin kararlılığını gören Rubio muhtemelen açıklamalardan konuyu Trump'a taşıdı.
Netanyahu Buraya Gel...
Bu durum üzerine Trump alelacele Netanyahu'yu Amerika'ya davet etti.
Amerika'ya niçin çağrıldığının farkında olmayan Netanyahu geldiğinde hiç ummadığı bir tepki ile karşılaştı ve muhtemelen beyaz evde yapılan görüşmede Trump'tan çok ciddi dayak yedi.
Muhtemelen Trump Netanyahu'ya; ateşle oynadığını, yaptığı küstahlıkların iki NATO ülkesini savaşın eşiğine getirme riski taşıdığını hatırlattı ve Amerika'nın Türkiye gibi bir müttefiki de asla kaybetmek istemediğini söyledi.
Dayağın verdiği sersemliği yaşayan Netanyahu basın toplantısının iptal edilmesini istedi.
Trump buna rağmen basın toplantısını iptal ettirmedi ve Dünya kamuoyu huzurunda Türkiye'ye, Erdoğan'a övgüler yağdırdı, Netanyahu denilen katile ise dönerek "bu adam yılda benden yılda 4 milyar $ alıyor. Türkiye ile aranı bozma makul ol, akıllı ol Türkiye'yi karşına alma." dedi.
Bundan sonrasını İsrail Terör Örgütü (İTÖ) düşünsün.
Zira Trump'ın bu duruşu bundan böyle işlerin İsrail'in istediği gibi gitmeyeceğini gösteriyor.
