Televizyon dizi sektöründe mafyalaşma diyebileceğimiz yapılanmaya yönelik savcılık soruşturması başladı. Şu an yazılıp söylenen her şey tevatür mesabesinde.
Dizilerde oynayacak oyuncuları tek bir ajans belirliyor ve bu ajansın sahibi oyuncuları istediği gibi kullanıyor deniliyor. Yeri geliyor siyasilere veya iş insanlarına şantaj için yem olarak kullanıyormuş, yeri geliyor toplumsal olayları yönlendirmek için kullanıyormuş.
Tabiî ki böyle bir organizasyon tek bir kişinin yapacağı iş değil. 28 Şubat darbesinde, "Sisi" lakaplı bir erkekten dönmenin başında olduğu ajans cuntacılara hizmet veriyordu! Bakalım bu soruşturmada ajansın tüm ilişkileri ortaya çıkartılabilecek mi?
Benim dikkatimi daha çok çeken husus ise, mezkûr ajansla alakalı haberler yayıldıktan sonra bazı oyuncuların "AK Parti'ye destek verdiğimiz için sektörden silindik" demeleri. Bu sözü duyunca insan haliyle "AK Parti bir dönem iktidar oldu sonra CHP başa geldi ve bu oyuncuları cezalandırdı" diye düşünür. Lakin Türkiye 23 yıllık kesintisiz bir AK Parti iktidarıyla yönetiliyor! Peki nasıl oluyor da kendisine destek veren oyuncuların iş yapamaz hale gelmesini engelleyemiyor? Bu noktada AK Parti de kendi içinde bir soruşturma açmalı.
Yurt dışına ihraç edilen en değerli ürünlerden biri diye övülen Türk televizyon dizi sektörü bunca yıl başıboş mu bırakıldı?
Ortaya çıkan tablo gösteriyor ki maalesef başıboş bırakılmış.
Reklam dünyasında yaşıyoruz. Yetenekli olup olmamanızın hiçbir ehemmiyeti yok. Reklamınızı ne kadar iyi ve çok yaptırırsanız o kadar el üstünde tutuluyorsunuz. "AK Parti medyası" denilen medyayı taradığınızda göreceksiniz ki Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a ve ona oy veren halka hakaret eden oyuncu, filmci, şarkıcı ve benzerlerinin magazin ve kültür sanat haberleri adı altında reklamları yapılıyor. Peki bu kişiler Başkan Erdoğan'ı destekleselerdi CHP yandaşı medyada reklamı yapılabilir miydi? Ne münasebet...
İşe ilk önce buradan başlamak gerekiyor. "Kültürel iktidar" mevzusu öyle çok da büyütülecek bir mevzu değildir. Yeter ki ne yapmak istediğini bil ve ezik olma. Bu da bir dünya görüşüne nispetle yapılabilir.
Bugün "Kültürel iktidar"ı elinde tuttuğu sanılan kesim tamamen reklam ve propagandayla ayakta duruyor. Eh karşındakiler de ezik ve yaranmacı tavır gösterince istedikleri gibi at koşturabiliyorlar.
Bu durumda suçlu kim oluyor?
Evet suçlu kim oluyor...?